İran Seyahati Notları

Sun 03 September 2023
Seyahat

İran bir süredir görmek istediğim bir memleketti, bu sene görmek nasip oldu. İki kişi yaptığımız seyahat boyunca ekseriyetle insanların iyi niyeti ve hoşgörüleri ile karşılaştık, İranlılardan ve İran'dan menmun olduk. Seyahatimizin sonunda İran'ın başta aklımızda olan ön yargılardan uzak bir yer olduğunu telakki ettik. Bir bakışta Türk ve Hanefi olduğumuzun anlaşılmasına rağmen bırakın herhangi bir düşmanlığı, taltif ve ikram gördük.

Seyahatimiz boyunca Tahran, İsfahan, Tebriz şehirlerini gezebildik. Tabi gönül Şirazı, Taht-ı Cemşit'i, Yezd'i, Hamedanı ve nice yerleri de görmek isterdi fakat planımıza bu şehirleri sığdırabildik.

Seyahatimize Tahran şehri ile başladık. Tahran'ı hakkıyla gezdiğimizi kesinlikle söyleyemeyiz. Yol yorgunluğuna denk gelmesi, döviz, İnternet ve VPN ile uğraşmamız bizi bu büyük şehri tam anlamıyla gezmemizden alıkoydu. İranda ilk gözlemlediğimiz şeylerden biri ikram kültürü oldu. Camiler'de, yollar'da, önemli kamusal alanlarda yiyecek ve içecek ikramına sıkça rastladık ve açıkcası memnun olduk :) Tahran'da beni en çok etkileyen yer Tahran Pazarı oldu diyebilirim. Bizdeki Kapalı Çarşı'nın aksine gerçekten ticaretin döndüğü anlaşılan ve halkın rağbet ettiği çok büyük bir pazardı. Küçük bir kısmını görmemize rağmen Tahran'da en çok buradan etkilendim diyebilirim. Tahran'daki diğer bir güzel yer ise Gülistan Sarayıydı.

Tahrandan sonra otobüs ile İsfahan'a geçtik. Gezdiğimiz şehirler arasında beni şehir yaşamı ve güzellik açısıdan en çok etkileyen yer İsfahan oldu diyebilirim. İsfahan, gerek şehrin insana uygun yapısından gerekse tarihi dokusundan dolayı kesinlikle görmeye değer bir yer. Özellikle geceleri canlı olan şehir literal anlamda "Nakş-ı Cihan" olan güzel ve tarihi bir meydana sahip. Ali Kapı ve Mescid-i Şah Caminin bulunduğu bu meydan kesinlikle görmeye değer.

İsfahanda kesinlikle görülmesi gereken yerlerden birisi de Hoca Nizamülmülk ve Melikşah'ın Türbesi. Türbedarı Hamid Bey sağ olsun kapının üzerindeki numarayı aramamız sonucu bize türbeyi açtı ve uzun uzun önemini ve tarihini anlattı. Ne İran devletinin ne de Türk devletinin sahip çıktığı bu mübarek mekana olan hizmetlerinden dolayı kendisine ve ailesine müteşekkiriz.

İsfahan'daki son etkinliğimiz cuma namazı oldu. Türkiye'den oldukça farklı kılınan cuma namazı ilginç bir deneyimdi. Namazın sonunda insanların elimizi sıkıp iyi dilekte bulunması bizde hoş bir anı bıraktı.

Son durağımız, Payitaht-ı Azerbaycan: Tebriz. Tarihi Tebriz 18. yüzyıl'daki deprem ile kaybolmuşsa da Türk Tarihinin en "underrated" şahsiyetlerinden biri olan Karakoyunlu Cihan Şah'ın yaptırdığı Gök Mescit hala ayakta duruyor. Tebriz'de en etkilendiğim yer bu büyük Türkmen'in yaptırdığı Gök Mescit'di. Tebrizin tabi olmazsa olmazı tabi Tebriz Çarşısı. Dünyanın en büyük kapalı çarşılarından biri olan bu çarşı kesinlikle gidilip görülmesi gereken bir yer. Ekserisi soydaşlarımızdan oluşan Tebriz bize buradan uzak görünse de Türk milletinin kardeşliğinin ve millet olma şuurunun ne kadar güçlü olduğunu gösterdi.

Ön yargıların ve şüphelerin ötesinde düşüncem İran'ın meraklı ve seyahat etmeyi seven insanların gidip görmesi gereken bir yer olduğudur.

Uzun bir blog yazamaya kesinlikle üşendiğimden blog'un kalanı fotoğraflardan oluşacak :) Eğer üşenmezsem bu blog'uda ilerleyen zamanlarda güncellerim.

Tavsiyeler

Bir Progressive Web App olan, Snapp uygulamasını kullanın yoksa taksiciler sizi üzebilir :) Uber klonu güzel bir uygulama.
Yüklediğiniz VPN'e güvenmeyin, Güvenilir AVM'lerde bulunan gözünüzün kestiği telefonculara VPN kurdurun. Bize kurulan VPN v2ray'idi protokolunu kullanan açık kaynak bir VPN'di.
Ülkede resmi kur ve pazar kuru farklı, döviz bozarken iyi bir kur aldığınızdan emin olun. Havalimanında döviz bozmak yerine çarşıda döviz bozun.